ROBOT RESİM
Annesi köylümüz olan ve Mersin’de oturan Hüseyin BİLİR (Tat Osman’ın yeğeni) 1985’li yıllarda Mersinde Taksicilik yapardı.
Birgün Çarşıdan taksisine bir yolcu alır tam hareket edeceği zaman yolcu aldığı çevrede bulunan bir Taksi Durağının şoförleri etrafını çevirir ve buradan niye yolcu alıyorsun diye kendisine bağırır çağırırlar hatta şoförlerden birisi bir iki tane tokat vurur. Tabi bizim Hüseyin bunu kendine yediremez. Durumu o tarihlerde Mersinde Kahvehane çalıştıran Nihat ARSLAN’a ve Billar’a (Muhammet ÖZ’e ) anlatır.
_Bilar ve Nihat ;
___“ Ulen bi taksici bizim köylümüze nasıl tokat atar, bunun dersini verelim”
derler
Ve Hüseyin’i de alırlar bir gece vakti taksi durağının olduğu bölgeye giderler ve tokat vuran taksiciyi Hüseyin’den öğrenirler, Hüseyin’e sen buradan ayrıl görükme derler. Bir müşteri gibi taksiye binerler ve Akbelen mahallesinin üst tarafındaki boşluğa gelirler. Taksiciyi yere indirler bir güzel dayak atarlar ve hadi dersini aldın git derler, tabi taksici ne için dayak yediğini de anlayamaz, kendileri de karanlık olduğu için kaçarak Nihat’ın kahvehanesine giderler.
Tabi o dönemde televizyon ve gazete haberlerinde taksici kaçırma, taksici gaspı ve taksici cinayetleri gibi haberlerin tam ayyuka çıktığı bir zaman ve Güvenlik güçleri bu konuda en küçük bir ihbarı bile değerlendirmektedir.
Dayak yiyen taksici doğruca karakola gidip durumu anlatınca tüm güvenlik güçleri alarma geçer, bilirkişiler teknik elemanlar olay yerine çağırılır tatbikatlar yaparlar. Olayı incelerler. Tabi mahalle halkı da bu olay nedir diye merak edip olay yerine toplanırlar. Benim amca oğlu Nazmi KOÇAK’ta olay yerine varır.
Uzman elemanın biri taksicinin anlattığı şekilde faillerin robot resimlerini tarif üzerine çizmeye başlarlar. Uzman eleman robot resimleri çizdikçe resimler tıpkı bizim Nihat ve Billara benzemeye başlar. Tam robot resimler bitince bizim amca oğlunun komşusu Durmuş amca kulağına eğilerek fısıltı şeklinde
___“ Uleen Nazmi bu resimler tıpkı sizin Nihat ve Billur dediğiniz çocuklara benziyor laaaan”
deyince tabi Durmuş amca Billar diyeceği yerde Billur deyince de gülmemek için kendisini zor tutar. Durmuş amcaya sus der. Neyse inceleme biter herkes dağılır.
Benim amca oğlu hemen Nihat’ı ve Billar’ı bulur durumu anlatır. Ertesi gün gazetelerde boy boy robot resimleri ’de çıkınca, Bizim Nihat pılıyı, pırtıyı toplar yolu ele alır gidiş o gidiş bir daha da Mersine dönmez, Billar’da 5-6 ay hiç ortalarda görünmez..
ekleme:21 ocak 2008
Güncelleme:14 Haziran 2008
Gönderen: Orhan Koçak
|