GÖÇ HİKAYESİ
Eskiden köyümüzden yaşlı amcanın biri yayla zamanı yaylaya göçmek için hazırlığını bitirir eşyalarını hayvanlara yükler hanımına sen gidedur der.
Kendisi de eline uzun bir çalı alır Tavukları önüne katar. Kiş kiş diyerek sürerek yaylaya götürmeye çalışır. Tam Musallanın virajı dönerken tabi tavuklar sağa sola dağılırlar tavukları bir türlü yola sokamaz. Tavuklara tam sinirlenince de:
“ FOLU FOLUYU BİLİRSİNİZ, GILİ GILİ BİLİRSİNİZ YAYLA YOLUNU NEE BİLMEZSİNİZ “
diye diye tavuklara çekişirmiş. Duyduğumda çok gülmüştüm.
Ekleme tarihi: 9 aralık 2007
Güncelleme: 14 Haziran 2008
Gönderen: Orhan KOÇAK
=MUT’TAN AYRILIŞ HİKAYESİ=
Köyümüzden Mustafa YILDIZ arkadaşımız Liseyi bitirdikten sonra köyde kalmayayım Muta gidip yerleşip bir iş kurayım der köyden ayrılır. Mut’a gelir.
Birkaç gün gezdikten sonra bir çay ocağı kiralar ve birkaç gün çalışır ama işleri bir türlü rayına sokamaz. Çay ocağında akşama kadar çalışır koşuşturur ama akşam eline geçen paraya baktığı zaman masrafın bile kurtulmadığı görür.
Birgün akşam üzeri aynı durumda çay ocağının önünde oturup düşünürken yaşlı sakallı bir ihtiyar yanına gelir. Evlat bir çay ver der. İhtiyar çayı içerken de;
“bak evladım sen iyi bir insana benziyorsun der ve ekler. Sen bir an önce bu Mut’ u terk et, buradan ayrıl, burası sana göre değil der.”
Bizim Mustafa’ da bu ihtiyarın sözünden çok etkilenir ve ertesi gün her şeyi bırakarak Mut’tan ayrılır.
Ekleme tarihi: 9 aralık 2007
Güncelleme: 14 Haziran 2008
Gönderen: Orhan KOÇAK
AKREP’İN SOKAMA HİKAYESİ
Babam Mustafa KOCAK (Gorucu) birgün yaylada evin önünde otururken duvara bir Akrep’in yürüdüğü görür, hemen eline bir ağaç alır akrep’i öldürür. Akrep ölür ama kuyruğu hala kıpırdadığı için, Akrep öldü amma acaba hala sakabilirmi, sokamazmı diye düşünür ve elini Akrep’in kuyruğuna değdirir. Değdirir amma akrepte elini sokar ve bunun acısını iki gün çeker.
Ekleme tarihi: 9 aralık 2007
Güncelleme: 14 Haziran 2008
Gönderen: Orhan KOÇAK
|